2014 yılında ABD Başkanı Barack Obama Ukrayna krizi ve Rusya’nın Kırım’ı ihlali ardından Rusya’ya ekonomik yaptırımlar uygulamaya başlamıştı. 2014 yaptırımlarından hemen önce CEO’luğunu Rex Tillerson’un yürüttüğü ABD’li petrol devi ExxonMobil Rusya’nın petrol devi Rosneft’le beraber Rusya kutuplarındaki Karadeniz’de bir sondaj projesi için 3.2 milyar dolar yatırım yapmıştı. Bölgede Meksika Körfezi’nin tamamından daha fazla petrol olduğu tahmin ediliyor. Fakat yaptırımlar ExxonMobil’i bu arama çalışmalarını durdurmaya zorladı.
Rusya’nın kutuplar bölgesinde henüz çıkartılmamış 8 trilyon dolar değerinde petrol ve doğalgaz olduğu belirtiliyor, fakat bu kaynakları çıkartabilmek için gelişmiş Batı teknoloji ve hizmetlerine ihtiyacı var. ExxonMobil’in Rus kutuplarındaki petrol aramalarına dâhil olmasının küresel petrol piyasalarına ve fiyatlarına ciddi bir etkisi olur. Birkaç yıla Rusya’nın bugünkü 11,2 milyon varil/gün (mbd) petrol üretimine 1.5 mbd daha eklenebilir ve bu durum Rusya’yı tekrar dünyanın en büyük petrol üreticisi koltuğuna oturtur

Tillerson’un ABD Dışişleri Bakanlığı’na atanması ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya’ya uygulanan yaptırımları hafifletmek veya kaldırmak niyetinde olduğuna dair net bir işaret olarak yorumlanmıştı. Öte yandan ABD’nin Rusya’nın yakın müttefiki Suriye’ye düzenlediği füze saldırısı şimdilik bu politik denklemi değiştirmiş olabilir.

Devamı Derin  Ekonomi Dergisi Haziran 2017 sayısında….