DİJİTAL AMBARGO

Alman yazılım devi SAP, yazılım kullandırdığı Türk firmalarına yolladığı mailde, İran ile çalışmadığı ve çalışmayı düşünmediğine dair dijital ortamda bir taahhüt metni göndererek imzalamaları talebinde bulundu. ‘Dijital ambargo’ olarak nitelendirilen bu uygulamaya cevap yerli ve milli yazılımlar olacak.

Mehmet Ali Doğan 

Yazılım sektörünün 2017’nin son günlerindeki gündemi, dünya yazılım devi SAP’ın Türkiye ve diğer ülkelerdeki müşterilerine gönderdiği mail oldu. Bu SAP yazılımı kullanan tüm sektörler adına kaygı oluşturdu. Çünkü uluslararası rekabet gücünü artırmak isteyen, gelişen teknolojileri kullanmak ve en büyük uluslararası ekosistem içerisinde iş yapmak isteyen firmaların büyük çoğunluğu 180 ülkede 365 bin dolayında müşterisi bulunan SAP’ın ürünlerini kullanıyor. Büyük firmaların yüzde 96’sının da SAP ürünlerini kullanarak iş yaptığı belirtiliyor. Neredeyse bütün otomotiv şirketlerinin SAP yazılımlarını kullandığını belirten Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Başkanı Alper Kanca’nın “Düşünün bir yazılım alıyorsunuz ve bir gün o yazılım size talimat
vermeye başlıyor. Bunu ciddi bir tehlike olarak görüyoruz. Bugün SAP ‘İran’a mal satmayın’ diyor, yarın da herhangi bir şirkete satmamamız talebinde bulunabilir. Bu şekilde sizi tekeline almış oluyor” sözü durumun vahametini özetliyor. Bununla beraber Türk yazılım sektörü bu ambargoyu fırsata çevirmek gerektiği görüşünde birleşiyor. Siber güvenlik, mobil sağlık, nesnelerin interneti, bulut çözümleme, akıllı şehircilik gibi alanlarda yazılım yapacak dev bir sektör oluşmuş durumda. Üstelik yeni fırsatlar da Türk yazılımcılara göz kırpıyor. Ancak bilişimin her alanında çalışmak üzere bu yıl en az 50 bin kişiye ihtiyaç var. Bunu Yazılım Sanayicileri Derneği (YASAD) Doğan Ufuk Güneş söylüyor, “Hedefimiz 10 yılda 1 milyon genci bilişim dünyasında istihdam
etmek ve 30 milyar dolarlık yazılım ihracatı yapmak” diye konuşuyor. Ancak Güneş’in söylediğine göre, 2016’da bir milyar dolar civarında bir ihracatımız oldu ancak ithalata çok ciddi para harcıyoruz. Bununla beraber yazılım ihracatında umut veren gelişmeler de var. Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından organize edilen LovaLİG 2017’nin Şampiyonları arasına giren firmalardan
Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Önder, “Tüm sektörlere kaldıraç etkisini yapan yazılım sektörü, bugünün ve geleceğin sektörüdür. Sektörümüzde i-Dönüşüm’de hizmet veren 60 özel entegratör firma ile ERP yazılımı yapan ve paket programı satan yaklaşık bine yakın firma, bu pastadan pay alacaktır” diye vurguluyor.
YERLİ VE MİLLİ YAZILIM DESTEKLENMELİ
“2023 yılına kadar her yıl sürekli olarak toplam gelirimizi yüzde 6.7, bilişim ihracatımızı da yüzde 13.8 oranında artırmalıyız” diyen CPM Yazılım Yönetim Kurulu Başkanı Recep Palamut da
Türkiye’nin 2023 yılında en büyük 10 ekonomi içinde olabilmesi için bilişim sektörünün 160 milyar dolara ulaşması gerektiğini hatırlatıyor. Bu hedefte kuşkusuz ki en büyük oran yazılım
sektörünün olacak. YASAD’ın verilerine göre 2016 yılında 29.6 milyar liralık büyüklüğe ulaşan Bilgi Teknolojileri sektöründe yazılımın payı 11.9 milyar TL. Katma değeri en yüksek alanlardan
biri yazılım sektörü. Bunun anlamı “dijital ambargolar” bir yana, Türkiye’nin yazılımı stratejik kabul etmesi gerekiyor. Ki, Yüksek Planlama Kurulu, 2017-2019 dönemini kapsayan Türkiye Yazılım Sektörü Stratejisi ve Eylem Planı’nı kabul etti. Bununla yazılım pazarını büyütmek, ihracatı ve sektörün istihdamını artırmak için yazılım ve bilgi teknolojileri alanlarında uluslararası standartlarda ürünler ve hizmetler üreten, sektörde söz sahibi ülke konumuna gelmek amaçlanıyor. Yazılım Türkiye’nin en kârlı işi olabilir

Devamı Derin Ekonomi Dergisi Şubat 2018 sayısında….