Türkiye – Avrupa yüzleşmesi

Türkiye olarak Avrupa Birliği üyesi bazı ülkelerle ilişkilerimiz şu sıralarda çok sarsıntılı bir süreçten geçmektedir. Bu durumun nedenleri çok açık; Türkiye’nin Avrupa Birliği ile katılım müzakerelerinin aradan 12 yıl geçmesine rağmen adeta donmuş konumda olması; birçok AB ülkesinin Suriye’nin kuzeyindeki bölücü terör örgütüne ve Türkiye’nin güneydoğusundaki bölücü terör örgütüne her türlü desteği vermeleri; Suriye’den göç eden milyonlarca göçmenin dramına sessiz kalıp, 6 yıldır en büyük desteği ve yükü üstlenen Türkiye’ye 18 Mart 2016’da imzalanan Göç ve Geri Kabul Anlaşmasına rağmen destek vermemeleri, vize serbestliği ve mali yükümlülüklerini yerine getirmemeleri bazı Avrupa ülkelerinin Türkiye’nin mücadele ettiği terör örgütlerinin mensuplarına kucak açmaları, kol kanat germeleri; 15 Temmuz 2016’daki FETÖ’cü kanlı ve hain darbe girişiminin kahraman halkımız tarafından püskürtülmesine üzülmeleri; Türkiye’nin ve halkının demokrasi ve hürriyet destanı yazmasına güçlü bir destek vermemeleri; ve son olarak 16 Nisan 2017’de ülkemizde yapılacak 18-maddeli Anayasa değişikliği referandumunda Avrupa ülkelerinin birço- ğunun açıktan Hayır bloğunu desteklemeleri. Bütün bu nedenler Türkiye – AB ilişkilerini son yıllardaki en gergin ve sıkıntılı bir sürece getirmiştir. Medya kuruluşları üzerinden sert propaganda demeçleri iki taraf arasında ipleri çok germiştir. Esasında, bugünkü durumun arkasında Avrupa Birliği cephesinde yaşanan derin sorunların yol açtığı sıkıntılar karşısında, dikkatleri başka yöne çekmek, suni şekilde hasım oluşturarak gündemi değiştirmek arzusu da yatmaktadır. Avrupa kıtası hızla yaşlanmakta, kendi ülkelerinde ortaya çıkan 2008 dünya ekonomik krizinden buyana ekonomik durgunluk, işsizlik sorunları bir türlü aşılamamakta, siyasette dengeler merkez partilerden aşırı sağ akım partilere kaymakta, siyaset ve medya hep birlikte yabancı düşmanlığını, İslam düşmanlığını ve Türkiye ile Erdoğan düşmanlığını körüklemektedirler. Avrupa kıtasında sanki 2.Dünya Savaşı öncesi faşizm rüzgarları esmektedir. İçe kapanmacılık, korumacılık, yabancı ve İslam düşmanlığı, Türk düşmanlığı Avrupa ülkelerini ve kamuoylarını siyaset ve medya üzerinden adeta esir almaktadır.

Devamı Derin Ekonomi Nisan 2017 sayısında

Dikkat çekenler...