Kuzey Irak bağımsızlığının anahtarı Türkiye’nin elinde

Bağımsızlığın birçok Iraklı Kürt için ömür boyu süren bir hayal olması nedeniyle, 25 Eylül 2017’de Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) yaptığı ve halkın yüzde doksanından fazlasının Irak’tan ayrılmayı desteklediği bağımsızlık referandumu Kuzey Irak’ta anlaşılabilir bir coşkuyla karşılandı. Referandum her ne kadar bağlayıcı olmasa da, IKBY ile komşu ülkeler arasında bozulmakta olan jeopolitik durumu gözler önüne sermiş oldu. Bağdat yönetimi komşu ülkelere bölgedeki uçuşları askıya alma çağrısında bulunup, Kürt Yönetimi’ni ablukayla tehdit etti. İran, Kuzey Irak’a petrol ürünleri ithalatını ve ihracını durdurup uçuşları askıya alırken, kendi Kürt nüfusu arasında bölücülük çıkmasından endişe eden Türkiye ise bölgeyi benzer eylemlerle tehdit etti. Referandumu “ihanet” olarak niteleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’nin yaptırım uygulaması halinde bölgenin “yiyecek veya giyecek bulamayacağını” belirtti.

EKONOMİK DURUM BAĞIMSIZ KÜRDİSTAN’IN ALEYHİNDE

Temel mallar konusunda ithalata ve kamu gelirleri konusunda Türkiye üzerinden ihraç edilen petrole olan neredeyse tam bağımlılık göz önüne alındığında, bağımsız bir Kürdistan ekonomisinin ne derece uygulanabilir olacağı mantıklı bir soru olarak karşımıza çıkmaktadır. Irak’tan ayrılmanın aleyhinde olan ekonomik durum büyük ölçüde petrole dayanıyor. Zira, Iraklı Kürtler, 1990’ların başında ABD tarafından dayatılan uçuşa yasak bir bölgede fiili özerklik kazandıktan sonra, ekonomilerini çeşitlendirememiş ve gelirlerinde yüzde 90’lara kadar çıkan oranda petrol ihracatına bağımlı kalmışlardır.
IKBY günde yaklaşık 500 bin varil petrolü Türkiye üzerinden Akdeniz kıyısındaki Ceyhan limanına sevk ettiğinden, Ankara Kürdistan ekonomisi üzerinde büyük bir kaldıraç oluşturmakta ve bu ekonomiyi kolayca tıkayabilme potansiyelini elinde bulundurmaktadır. Bağdat, Ankara ve Tahran’dan gelen itirazlara rağmen referandumda ısrar eden iktidardaki Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) lideri ve IKBY Başkanı Mesud Barzani, yaptırımları ve ablukayı askıya alma konusunda isteksiz olan bölgesel komşularıyla iddiaya tutuşmuş gibi görünüyor. Oylamayı destekleyenler ise başta Türkiye olmak üzere komşu ülkelerin bölgeyle yaptıkları ticaretten büyük oranda kazançlı çıktıklarını ve böyle bir hamle sonucunda büyük bir kayba uğrayacaklarını belirtiyor.
Ayrıca, IKBY ve Rus enerji devi Rosneft arasında Türkiye üzerinden 1 milyar dolarlık doğalgaz boru hattı inşası ve bölgede beş petrol ve doğalgaz sahasının geliştirilmesi için son zamanlarda yapılan bir anlaşma, Rusya’nın çıkarlarını da gündeme getirerek, Ankara’yı Kürt petrolünün ihracatını kesme konusundan caydırabilir.

Devamı Derin Ekonomi Kasım 2017 sayısında …

Dikkat çekenler...