Kuzey Akımı, Trump ve Merkel arasında gerginlik yaratıyor

ABD Başkanı Donald Trump, 11 Temmuz 2018’de Brüksel’deki NATO toplantısında, Almanya’yı Rus enerji kaynaklarına olan bağımlılığı nedeniyle “Rusların esiri” olmakla suçlayarak, tüm diplomasi ve protokol normlarını yerle bir etti. Dahası, “Almanya’nın enerjisinin yüzde 60-70’ini Rusya’dan ve yeni bir boru hattından alacağı için tamamen Rusya’nın kontrolü altında olduğunu” söyleyecek kadar ileri gitti. Trump bunu söylerken elbette ki Baltık Denizi’nden yılda toplam 110 milyar metreküp Rus doğalgazını Ukrayna’ya uğramadan Almanya ve AB’ye ulaştıracak olan, Avrupa ve Rusya tarafından ortak finanse edilen ve 2019’un sonunda tamamlanacak olan Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattına işaret ediyordu. Trump’a karşılık veren Almanya Başbakanı Angela Merkel, Almanya’nın kendi bağımsız kararlarını verdiğini söyleyerek, ülkesinin “tamamen Rusya tarafından kontrol edildiği” iddiasını reddetti. ABD başkanı kadar açık sözlü olmasa da, Alman başbakanı otoriter rejimlerle baş etme konusunda hiçbir derse ihtiyaç duymadığını ifade ederek, kendisinin Sovyetler Birliği’nin etki alanının bir parçası olduğu zamanlarda Doğu Almanya’da büyüdüğünü hatırlattı. ABD kısmen Rusya’nın Avrupa enerji arzı üzerindeki hakimiyetini pekiştireceğinden, fakat çoğunlukla da kendi çıkarları yüzünden Kuzey Akım 2’ye her daim karşı çıktı. AB’de birçokları ABD’yi Rusya’dan boru hattıyla gelen doğalgazın yerine sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) koymaya çalışmakla suçluyor. Bloomberg, Alman milletvekillerinin Başkan Trump’ın Kuzey Akım 2 ile ilgili yorumlarıyla dalga geçerek, ABD’nin LNG pazarlarını sağlama almanın yollarını aradığını ve Kuzey Akım 2’nin bu planları engellediğini bildirdi. Wall Street Journal’a (WSJ) göre, Başkan Trump Almanya Başbakanı Merkel’e Almanya’nın Kuzey Akım 2 boru hattını iptal etmesi karşılığında ABD’nin AB ile ticaret anlaşması müzakerelerini yeniden başlatacağını söyledi. Başbakan Merkel’in cevabı ise Trump’a meydan okuyarak Baltık Denizi’nin Lubmin limanında Kuzey Akım 2’nin kendi payına düşen kısmını inşa etmeye başlamak oldu. Almanya, kömür ve nükleer enerjiyi aşamalı olarak devre dışı bırakarak daha fazla Rus doğalgazı ithal etmek istiyor. Zira, Rus doğalgazının ve planlanan LNG tesislerinin bir araya gelmesi Almanya’yı Avrupa’da önemli bir doğalgaz merkezi haline getirecektir. Almanya’nın Kuzey Akım 2’nin kendi payına düşen kısmını inşa etmeye başlaması ve İsveç ve Finlandiya’nın da Almanya’dan gerekli izinleri alarak üç ülkenin Münhasır Ekonomik Bölgesi’nde (EEZ) doğalgaz boru hattının inşasına başlayacak olmasıyla projenin tam gaz devam ettiği görülüyor.
Trump’ın Merkel’e yönelik düşmanlığı kısmen kişisel olup, Merkel’in kendisine kafa tutmasına, alenen ondan hoşlanmamasına ve bunu neredeyse hiç gizlememesine gösterdiği tepkinin sonucu. Jeopolitik ve ABD’nin siyasi baskıları bir yana, her ne kadar ABD, Polonya ve Baltık Ülkeleri Kuzey Akım 2’yi Rusya’nın Avrupa’nın enerji kaynaklarına olan hakimiyetinin pekişmesi olarak görse de, bu proje her şeyden önce ekonomik bir konudur. Zira Rusya, Avrupa’nın doğalgaz ihtiyacının yaklaşık yüzde 40’ını karşılıyor. Almanya’nın Kuzey Akım 2’ye desteğini sürdürmesi ve Washington’un Rusya’nın büyük doğalgaz projelerine yaptırım tehdidi sözünü yerine getirememesi, Rus enerji devi Gazprom’un Avrupa’ya boru hattı inşa etmeye devam etmesinin temel nedenlerini oluşturuyor.

Devamı Derin Ekonomi Ağustos 2018 sayısında …

Dikkat çekenler...