Derin Ekonomi üç yaşını tamamladı. Onlarca yayın organına sahip bir medya grubu mensubu olarak üç yılın bir yayın için çok kısa olduğunun farkındayım. Dar bir ekiple, mütevazı bir başlangıç yapmak istedik. Çok büyük işler yapıyor görüntüsü veren, kamuoyu çalışmaları yapan, yaptığı işi abartıp süsleyip pazarlayanlardan olmak istemedik hiç.
Bir yanılsama üzerine değil, bir şaşaa üzerine değil zihinlerimizde olanları öne çıkarmayı esas edindik. Küçük şeyleri abartma yerine büyük işleri sessizlikle yapmak kalıcı izler bırakıyordu çünkü.
Söz söylememiz gerekiyordu, Türkiye ve dünyadaki ekonomi-politik hızlı geçişkenlik dönemine katılmalıydık. Dar borsa-dolar yorumlarının ötesine bakabilmeyi öğrenmeliydik. Küresel iktidar meselesinin ekonomi üzerinden geçtiğini, siyasetin ve güç haritasının buradan belirlendiğini ama ekonominin bir hafta önce ve bir hafta sonraya bakmanın çok ötesi olduğunu biliyorduk.
2008 küresel ekonomik krizinin bir siyasi kriz olduğunu, bir jeopolitik parçalanma olduğunu, dünyanın yeniden biçimlenme arayışı olduğunu biliyorduk.
Öyleyse bir şeylere hazır olmalı, bir şeyler için bilmediklerimizi de öğrenme vaktindeydik. Kendimizi Türkiye ile bütünleştiren, Türkiye’nin geçmişinden beslenip geleceğine ülkesiyle birlikte yürüyen bir medya kuşağının mensupları olarak, üzerimize düşen roller olduğunu biliyorduk. Yani sadece ticari bir yatırım, sadece bir yayın organı değil, Türkiye’nin büyük mücadelesinin bir ayağında daha üzerimize düşeni yapmak için yola çıktık.
Sinem Köseoğlu ile birlikte, bugün başka alanlarda çalışan arkadaşlarımızla mütevazı bir çalışma ama kendi içimde tuttuğum gizli bir idealle işe koyulduk. Aslında kısa süren bir çalışma sonrasında bizi bile şaşırtan bir kalite ve içerik çıktı ortaya.
Birkaç söyleşi, birkaç reklam haberin ötesine geçemeyen ekonomi dergilerinin yanında Derin Ekonomi, küresel ölçekte sözler üretebilen bir mecraya dönüştü. Bunu bugün açıkça iddia edebiliyorum. Çünkü ilk günlerde hayal ettiğim o söz gücü bugün dergiye yerleşti. Bundan sonra bu gücün yaygınlaşması, daha da bilinir olması için çalışacağız.
Yolun başındayız yine de. Sözümüz de gücümüz de artacak, eminim.
Bu vesile ile çalışma arkadaşlarım Yazı İşleri Müdürü Aşkın Baysal’a, editörlerimiz Yakup Kocaman’a, Mehmet Ali Doğan’a, Kadriye Nilgün Tunçsiper’e, grafik tasarımcımız Gökay Yılmaz’a, başarılı reklam desteği için Abdullah Hanönü, Ziya Kadam, Kader Gezgin ve Merve Batur’a, Yayın Kurulu üyelerimize, muhabirlerimiz Ezgi Çay, Ebru Çolak ve Esranur Eyupoğlu’na teşekkür ederim.
Derin Ekonomi dosyalarını dikkatle izleyenler, birçok “yeni cümleyi, yeni gelişmeyi, yeni tartışmayı” bu dergide bulacaklarını göreceklerdir.