Medyamızın garip tutumu sonucunda, halkı kandırarak dolandırıp milyonları cebe indiren sahtekârların sadece bizim ülkemizde olabileceğine dair yanlış bir algı oluşturulmakta… Kendini aşağılamanın, kompleksin tipik örneklerinden biri…
Oysa ‘kurumsal etik’ ve ‘bireysel ahlak’ konularında mangalda kül bırakmayan Batı, sahtekârlığın en derinini, en çirkinini kendi coğrafyasında sık sık tecrübe edebiliyor… Alman Stern dergisi önünü arkasını araştırmadan milyonlar ödeyerek Hitler’in el yazısı olduğu iddia edilen güncelerini satın alarak yayınlamıştı…
Sonradan ‘asrın sahtekârlığı’ ilan edilen bu olay, Batı’daki -tabiri amiyaneyle- “keriz silkeleme” operasyonlarının en ilginç örneklerinden biri olarak görüldü. Son olayın yine Almanya’dan çıkması bu ülkenin, ‘silkeleme’ olaylarına müsait olmasından mı; yoksa başka yerlerde benzer olayların örtbas edilebilmesinden midir? Ayrıştırabilmek kolay değil… Bu kez başrolde P&R adlı bir konteyner şirketi var…
Der Spiegel dergisinin ifadesiyle “Savaş sonrası Alman tarihindeki en büyük sahtekârlık” olarak tanımlanan olaydan, şirketin eski pazarlama müdürü Hajo Maier’in ifşaatlarıyla haberdar olunmuş… Der Spiegel muhabirleri Jürgen Dahlkamp ve Günther Latsch, Maier ile görüştükten sonra olayı derinlemesine araştırıp, kimin kimi nasıl silkelediğini tüm açıklığıyla 2020’nin son günlerinde ortaya koymuşlar.
Yıl 2013… P&R CEO’su Werner Feldkamp’ın keyfi yerinde… Şirket açısından rekorlarla dolu bir yıl geride kalmış. Tasarruflarını kendilerine emanet eden yatırımcılardan bir milyar ‘sıcak para’ kasalarına girmiş… Sadece ‘para ile para kazanmak isteyenler’ değil, birçok akademisyen, emekli ve üst düzey yönetici P&R’ye güvenmiş…
Şirket, dünyanın dört yanından devasa konteynerler satın alıyor, bunları gemicilik ve nakliye işletmelerine kiralıyor ve her üç ayda bir yatırımcılarına ‘kâr payı’ ödüyor. Sistem basitçe böyle işliyormuş… Konteynerler birkaç yıl sonra satılıyor, buradan sağlanan gelir de yine yatırımcılara dönüyor. Toplamda yüzde 3 ile 5 arasında kâr payı ödemesi söz konusu oluyor. Öyle çok muazzam değil. Ancak P&R’ın, ödemeleri 40 yıldır neredeyse hiç geciktirmemesinin yatırımcılar üzerinde son derece olumlu bir etkisi var. 2007’de Karayipler’e yerleşme kararı olan P&R’ın kurucusu Heinz Roth’ın sağ kolu Feldkamp, bir gün pazarlama müdürü ve grubun sözcüsü Hajo Maier’i ofisinde görüşmeye çağırıyor… Maier ilk kez fikirlerinin ve kendisinin ciddiye alındığını düşünerek heyecanlanıyor. Hatta, şirkette 40 yıldır yapılmayan ‘faaliyet raporu’nun sonunda hazırlanması için talimat verileceğini düşünüyor.
Devamı Z Raporu Şubat 2021 sayısında…