Önemli bir dönemden geçiriyoruz. Kapsamlı reform paketleri açıklanıyor. Ekonomi yönetimi baştan sona yeniden şekilleniyor. Ancak bir eksiklik var. Şirketlerimiz böyle bir değişime ne kadar hazır ? 2001 krizi sonrası başta bankacılık ve sermaye piyasası kanunu olmak üzere finans sistemi yeniden yapılandırıldı. Güçlü bankacılık ve sermaye piyasamız var. Bankalarımız rekabetçi ve güçlü yapıya sahipler. Tablo da eksik olan şirketlerimiz. Şirketlerimizin yüzde 95 Küçük ve Orta Boy işletme olarak faaliyet gösteriyor. Tamamına yakını aile şirketleri. Çoğu kurumsal değil. Bu şirketlerin ortak sorunu kısa vadeli hedeflere odaklanması. Böylesine şirketleri için ciro ve karlılık önemlidir. Eğer ciro ve karlılık yüksek ise şirket başarılıdır. Dünyada bunun tam aksine şirketler, değere odaklanır. Şirketin değeri ne kadar artıyorsa o kadar başarılır. Gerçekte, hissedarlar, kısa vade de dağıtılan kar pay yerine sahip olduğu hisselerin değeri hızlı arttığı zaman daha kazançlıdır. Ülkemizde çok sayıda büyük şirket, aslında patron şirketi. Böylesi şirketlerde finans yönetimi, risk yönetimi, maliyet yönetimi yok. Bu tür şirketler piyasalarda küçük dalgalanmalar karşısında çabuk etkilenir. Bugünlerde tamda yaşadığımız tam da bu aslında. Her şeyi devletten bekleyen bir kısım şirketler var. Bu şirketler ciro karlılıkları yükseldiğinde kendi başarıları, ciro ve karlılıkları düştüğünde ekonomi kötü serzenişinde bulunuyorlar. Oysa son 16 yıla baktığımızda devletin reel sektöre sağladığı desteğin dünyada başka bir örneği yok. Öte yandan bakıyoruz kur riskini yönetemediği için maliyeti tüketiciye ya da devlete yüklemeye çalışan bir kesim var. Bu tür şirketler artık özeleştiri yapmalı ve değişmeleri gerektiğine inanmalılar.
NERDEN BAŞLAMALI?
Şirkete değer yaratacak ana mekanizma kurumsal yönetimdir. Şirket sahipleri patron olmak değil ortak bir payda etrafında olduklarını kabul ederek başlamalılar. Yönetim kurullarına büyük sorunluluk düşüyor. Seçilecek yönetim kurulu üyeleri bu işi yapabilecek yeteneğe ve beceriye sahi olmalılar. Yönetim kurulunun temel görevi hissedarlar adına icrayı denetlemek ve gözetimi yapmaktır. İcra kurulu, yönetim kurullarına karşı sorumluklarının bilincinde olur, görevini yaparsa başarılı olur.
Devamı Derin Ekonomi Kasım 2018 sayısında …